Narsizm kelimesi mitolojideki narkissos hikayesinden ismini almaktadır. Nehir tanrısı ve su perisinin oğlu olan Narkissos bir gün nehre bakarkan kendi yansımasını görür ve kendi güzelliğine hayran kalır. Kendisine o kadar büyük bir hayranlık beslemeye başlar ki sudaki yansımasını seyredebilmek için günlerce nehir kıyısında kalır. En sonunda bulunduğu yere kök salar ve bir nergis çiçeğine dönüşür.
Narsizm psikolojide özsevi olarak tanımlanmaktadır. Narsistik kişilik yapılanmasında değer verilme, önemsenme ve hayranlık duyulmaya karşı gösterilen bir duyarlılık söz konusudur. İlişkilerde kusursuzluğu arama, başkalarını değersizleştirme veya yüceltme söz konusudur.
Normal sevgide kişinin kendisini sevmesi ve başkalarını sevmesi arasında bir denge vardır fakat narsizmde kendini sevme ve başkasını sevme arasındaki o denge kaçmaktadır. (Odağ, 2011).
Özsevi normal gelişimde de kişilerin çok temel bir ihtiyacıdır. Her birey sevilmek, saygı görmek, onay görmek, arzulanmak ister. Her bireyin bu ve benzeri narsistik ihtiyaçları vardır. Fakat narsistik kişilik örgütlenmesinde büyüklenmeci kendilik kavramı söz konusudur. Kendilerini kusursuz, tüm güçlü, en güzel, en zeki olarak görme ihtiyacındadırlar. Bu ‘en’ olma ihtiyacı kendilik değerinde bozulmalara ve ilişkilerde sorunlara yol açmaktadır.
Narsistik kişilik yapılanmasındaki kişiler;
- Kendilerini kusursuz, eşsiz, mükemmel görürler.
- Karşısındaki kişinin hayranlığına bağımlılıkları yoğundur.
- İlişkilerde yoğun bir benmerkezcilik görülmektedir.
- İlişkileri yüzeyseldir, başkaları ile empati yapmakta zorlandıkları için duygusal yakınlık kurmakta da zorluk çekerler.
- Duyguları yüzeysel ve sınırlıdır. Pişmanlık ve üzüntü duygularına az rastlanır. Temel hissettikleri duygulardan biri kıskançlıktır.
- İlişkilerde derinde çok güvensiz ve kuşkucudurlar.
- Narsizmde öfke duygusu yoğun görülebilir. Bu duygu yıkmak ve intikam almak üzerine kuruludur.
Narsistik kişilerde görülen bu büyüklenmeci kişiliğin temelde savunma amaçlı olarak ortaya çıktığı düşünülmektedir. Aslında benliklerinde derinde yoğun olarak değersizlik, yetersizlik, aşağılanma duyguları yaşanmaktadır. Kişiler büyüklenmeci kendilik geliştirerek benliklerinde yaşadıkları yetersizlik ve değersizlik duygularını reddetmekte ve böylece benliklerini dağılmaktan korumaktadırlar.
Narsistik kişilik örgütlenmesinde kişiler kendilerini kusursuz olarak kodladıkları için tedaviye dirençlidirler. Genelde terapiye hayatlarında var olan başka bir problem sonucu gelirler. Son yıllarda terapi kuramlarında gittikçe narsizm üzerinde daha çok çalışmalar yapılmakta ve çeşitli yöntemler geliştirilmektedir.
Kaynakça: Odağ Celal, 2011. Nevrozlar 1, Odağ Psikanaliz ve Psikoterapi Eğitim Hizmetleri Org. Ltd. Şti. Yayınları no:1, İzmir.